Turizmci 2020’den Yalnızca Beklememeli!

Turizm camiası, sektörün 2 yıldır çizdiği olumlu grafikten sonra 2020’den umutla bahsetmeye ve beklentilerini yükseltmeye başladı. Bu yılın ilk 10 ayındaki verileri incelediğimizde bunun yersiz olmadığını zaten görüyoruz. Özellikle Antalya’da yüzleri güldüren rakamlara ulaşılması ve İstanbul’un ilk kez nüfusundan daha fazla turist ağırlayacak olması turizmin gelişime çok elverişli olduğunun en önemli göstergeleri. Fakat 2020 beklentilerini gerçekleştirmek için harekete de geçmeliyiz. 

Artan turizm gelirleriyle birlikte turizm ve yeme-içme tesislerinin sayısı da her geçen gün artıyor. Sektör, içinden-dışından bir çok yatırımcıyı cezbediyor. Fakat sürekli bahsettiğimiz gibi, bu her ne kadar olumlu algılansa da çözülmesi gereken problem sektörle doğru orantılı şekilde derinleşiyor. 

Son zamanlarda yaptığım ‘hizmet kalitesi’ temalı tüm görüşmeler muhataplarımın bu problemden yakınması ekseninde gelişti. Bu alanlarda hareketlenmenin çok aşağı düzeylerde seyretmesiyse bizi çıkmazda bırakan en büyük ve ciddi tezat. Özellikle yiyecek-içecek alanında hizmet kalitesi ve misafir memnuniyeti sorunu sektörün içinden ve dışından herkesin dilinde. Nitekim turizmin geleceği hakkında öngörülerde bulunmak isteyen herkes de araştırmalarında bu konunun hayati önemini kavrayacaktır.

Bunu söylememin sebebi, ‘SECONDAudits Market Researches’ kapsamında elde ettiğimiz veriler aslında.  Bu verilerden en çarpıcı olanı, turistlerin ülke seçiminde karar verme süreçlerini %60 oranında yiyecek-içecek seçeneklerinin etkiliyor oluşu. Kendine ülke beğenmeye çalışan her turistin aklına Türkiye’yi sokabilmenin yolu yiyecek-içecek sektöründe markalar yaratmaktan geçiyor demek asla yanlış olmaz. Dünya genelinde 1.4 milyar turist olduğunu düşününce bu cümle hakkıyla anlaşılabilir. Hizmet kalitesi ve misafir memnuniyeti meselelerini de bu veri ışığında incelediğimizde, bahsettiğimiz bu iki başlığın önemini gerçek manada anlayabiliriz. Nitekim, konunun çıkış noktası olan ‘turizmde büyüme’ ana başlığını yine yiyecek-içecek özelinde daha fazla veriyle destekleyebiliriz. 

2018 yılında ağırladığımız 3 Milyon ‘gastro-turist’in ortalama kişi başı harcama rakamları buna güzel bir örnek olacaktır. 647 $ harcama yapan normal bir turiste karşın bir gastro-turist 1000 $ harcamasıyla yaklaşık %55 daha fazla harcama yapıyor. Öte yandan normal bir turistin kalış süresi ortalama 9 günken gastro-turist 7 günde bu miktarı harcıyor. Dünya yiyecek-içecek pazarının 6 Trilyon $ olduğunu düşündüğümüzde buradaki potansiyeli görmek hiç zor değil, çünkü biz henüz bu pastanın %0,1 ‘lik dilimini tabağımızda tutuyoruz. 6 milyar $ olan yiyecek-içecek pazarımızı büyütmenin ne kadar gelecek vadettiği sanıyorum ki kolay anlaşılabilir. Bunu sağlamanın yegane yollarından biri de misafir memnuniyetini merkeze alarak geliştireceğimiz hizmet anlayışıyla global markalar yaratmak. SECONDAudits’i kurmamızdaki ve haftalardır aynı eksende yazmamdaki ısrarımın temel nedeni de bu. Bütün bunlara bir de 300 Milyonu aşkın gastro-turistin her yıl yeni mutfaklar keşfetmek için kendisine ülke beğendiğini de not düşersek tabloyu daha net anlayabiliriz. Toplam gastro-turistin %1 ‘ den daha az bir kısmını ağırlarken bunlardan elde ettiğimiz gelir %0,1 dolaylarına . Bu potansiyelimiz olduğunu gösterdiği kadar, bir şeyleri yanlış yaptığımızı da gösteriyor.

Dünyanın en çok ziyaret edilen ilk 10 şehirden biri olan İstanbul gibi bir değere sahipken ülkemizin turizm pazarının globale kıyasla bu seviyelerde olması kabul edilemez. Nitekim bu noktada  Antalya’nın da 11. sırada olduğunu belirtmek faydalı olacaktır. Bununla birlikte, yukarıdaki veriler ve ana fikire göre gastronomi turizminde yapacağımız atılımlarla kısa sürede arzu ettiğimiz rakamları yakalayabiliriz. Bu bağlamda diyeceğim o ki, turizmci 2020’den yalnızca beklememeli!

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: